Türkiyemiz salgın sonrası dünden daha fazla tarım ve hayvancılığı konuşmak durumunda.

Bu başlık sadece çiftçilik ve hayvancılıkla uğraşanlara bırakılmamalıdır.

Topyekün dikkatimizi toplamalıyız.

Hep askeri darbeleri konuştuk,peki sızıntı kadrolar üzerinden tarım ve hayvancılığımıza yönelik operasyonları hiç konuştuk mu?

Veya olması gerektiği kadar konuştuk mu?

Hayır.

O halde bir kez daha ifade ediyoruz ki;bu süreçle beraber genç neslimize "TARIM ve HAYVANCILIK YAPARAK" da başarılı olabileceksiniz ve dünya çapında başarılara imza atabileceksiniz"

inandırmalıyız.

Ve tıpkı SAVUNMA SANAYİSİNDE gerçekleşen bu topraklara sadık YERLİ ve MİLLİ değişim ve bunun artık önlemez yükselişe dönüştüğü gibi,

Tarımda da YERLİ ve MİLLİ REFERANSLI fikir ve düşünme biçimini pratiğe dönüştürecek döneme genç nesillerin bunu başarabileceği fikri esas almalıyız

Dijital ile birlikte Anadolu'nun her köşesinde varolmak mümkündür.

Haydi

"genç ziraatçiler"

"genç çiftçiler"ve en güçlü iş adamı olmaya adaylar demeliyiz.

Ve Tarım ve hayvancılık politikalarımızı tekrar tekrar konuşmalıyız.

Çünkü 83 milyonuz ve de bu coğrafya gözümüzün içine bakıyor.

O halde işlenmemiş toprağımız kalmamalıdır.

Bakınız;askeri darbeleri konuşurken hiç 1956/1963 arasında ABD ile imzalanmış tarıma ilişkin anlaşmaları konuşmuyoruz?

Savunma sanayiini konuşuyoruz elbette ama Tarımda ülkemizin ABD hegemonyasına sokulmasını hiç konuşmuyoruz.

Farkında olalım.

Bundan sonra

Tarım

hayvancılık

su

gıda güvenliği üzerine üniversiteler düşünce enstitüleri ve sokak çok daha fazla dikkat kesilmelidir.

Ve kıyamet zorlayıcıların yüzlerini 15 Temmuz gecesi gördük.

Tedbir aldık.

Peki Tarım ve hayvancılıktaki

Hem kamu bürokrasisindeki

Hem de iş dünyasında ki

Hem de bilim dünyasında ki sızıntı unsurları ne olacak?

Doğrudan insan SAĞLIĞI ile ilgili konuda

15 Temmuz gecesi gibi bu kez dikkatli farkındalık üretmeliyiz.

Stratejik tedbirlerimizi almalıyız

FETÖ PKK unsurları silahlı oldukları için öfkemiz çok yüksek doğal olarak

Ya silahsız ama kıyamet zorlayacıların içimizdeki inanmışlarının

kamu bürokrasisi

ve

bilim

ve

iş dünyasındakilerin

hem politikalarımıza yönelik müdahalelerini konuşmamız gerekmez mi?

Darbeler tarihi gibi Tarım ve Hayvancılıktaki darbeler/işbirlikçileri?

konuşmamız gerek