Ç.Rizespor’un başına geleli bir yıl oldu. Bülent Korkmaz ile küme düştük, yeni Başkan ve yönetim hoca ile yola devam kararı aldı. Sezon başından buyana bir dediği iki edilmedi ama Bülent hocanın oynatmak istediği ama aylardır bir türlü oynatamadığı futbola elbette tüm Rizeliler olarak bende şaşırmadım.

Bülent hocanın eline Messi’yi ver olmaz. Yıllar önce K.Erciyes – Ç.Rizespor maçını herkes hatırlar. Süper lig maçı. Erciyes takımı 9 kişi kalmış Rizespor evinde mağlup edememişti. İşte o takımın başında Bülent Korkmaz vardı. O günden bugüne Bülent hocanın antrenörlük kariyerinde bir tık ileri gitme yok, oyun anlayışı, futbol görüşü yerlerde. Hatta ondan sonra teknik adam olanlar aldıkları takıma bir şeyler veriyorlar. Yeni birçok sistem deniyorlar ve başarılı da oluyorlar. Bülent hocanın G.Saray’da top koşturduğu yıllara , aldığı sayısız kupalara saygımız var ama hocalık kariyerine o saygıyı göstermiyorum. Bir kere insanda alçak gönüllülük olacak. Hani derler ya, büyüdükçe küçüldü misali. Müthiş bir ego var hocada, dersin ki bu hava Kapadokya’da uçan balonlarda yok! Kibir ise paçasından akıyor zaten. Ekmek yediğin bir kulüpte sana soru soran yöneticine bile ters cevap veriyorsun, gerisini siz düşünün. Neymiş efendim ben G.Saray takımı ile kırık kolla UEFA kupasını kaldırdım. Ne yapalım şimdi. Kaldırdın tebrik ettik, aradan 23 sene geçti Türk futboluna, çalıştırdığın takımlara ne verdin? Bu sezon bile aldığın oyuncular geri gitti. Sözleşmesi devam eden kaliteli oyunculara para verdirerek geri gönderdin, Gökhan Gönül kalacak dedin 3 – 4 haftadan tatile çıkardın. Bireysel olarak hangisini sayalım Bülent Hoca? Seninle hangi futbolcu üstüne koydu? Takım futbol mu oynuyor?

Sezon başından beri “kabız” futbol oynatıyorsun. Hadi yönetim görmüyor, ya sayın vekil eski Spor Bakanı Osman Aşkın Bak’ ta mı bunu görmüyor. Osman Bakan futbolu bilen bir isim ama Rizelinin aylardır Bülent hoca ile eziyet futbolu izlediğini nasıl görmez? Yoksa onunda mı hoşuna gidiyor, bu Rizeliye yapılan futbol adına hoca eziyet!..

Samsun’da maç sonunda Samsunspor teknik adamı Hüseyin Eroğlu’nu gördünüz mü ? Ben maçtaydım gözlerimle şahit oldum. Hüseyin hoca maç bitiminde taraftarın önüne gitti ve üçlü çektirdi. Bunlar normal şeyler. Hüseyin hoca onu fotoğraf makinesi ile kareleyen yaş itibariyle büyük bir basın emekçisini sıfır ego ile saha ortasında kucaklıyor, öpüyor. Mutluluğu o insanla paylaşıyor. İşte takım olmak bu. Bırakın bizim hocayı basın karşısında çıkmayı, acaba kaçınız Rize’de Bülent hocayı turlarken gördü. Çıkmaz, çünkü bu tip insanlar tesiste kalır. Eve çıkmaz, neden mi ? Çünkü eve çıksa bakkala uğramak zorunda kalır, manava, balıkçıya, kasaba selam vermek zorunda kalır. Sorsan 24 saat tesiste kalıyorum, çalışıyorum der size. Hikaye. O günü kurtarmaya çalışır, kimseyle yüz göz olmayayım, bakarsın Rizeli terstir, bir laf çakar bana, cevap veremem misali..

Dün akşamki Samsunspor maçında ortaya konulan futbol beni şaşırtmadı. Kadro ne kadar zengin olsa da ben bu satırlardan belki de yüzlerce yazdım “İçinde futbol olmadan alınan galibiyetler seni bir yere kadar taşır” diye. Önemli olan hocanın oyun görüşü ve gücü. Sahada bir duruşun var mı ? Yok. Bizim duruş, yedek kulübesinde bekleyen hocanın vücut dili ile ölçülü. Bağırmak, çağırmak, ondan ibaret, başkada bir şey yok. İlk 2 için geçmiş olsun. Ç.Rizespor yönetimi aylar önce hoca konusunda bir değişikliğe gitse idi şimdileri Samsunspor’un yerine biz olurduk. Bakınız Samsunspor, Bayram Bektaş’ı gönderdi, yerine gelen Hüseyin Eroğlu ile takım üzerine futbol kimliği de değişerek nasılda başarıyı, yakaladı. Biz çok geç kaldık, bundan sonra hedef play – off .. Bu takım, bu kadro Bülent Korkmaz ve ekibi de olmadan play – off yapar. Bu işler maç bitiminde apar topar taksi ile stadyumdan, Çarşamba havalimanına gitmekle, uçağa yetişmekle olmaz. Aynı hassasiyeti izin günlerinizde Rize çarşısında esnafa, taraftara selam verinde görelim sevgili teknik kadro ve futbolcular?

Son olarak dün Samsun’a akan taraftarlara stat kapısında yapılan eziyete dikkatinizi çekmek istiyorum. Binlerce yeşil – mavili taraftarı o kapıdan içeri GBT sorgulaması ile içeri alında iddiaları var. Çok sayıda taraftar bin bir eziyet altında maça girdi. Bu insanlar zaten yoldan geldi, araçlarla birlikte Samsun girişinde bekletildi, nedir bu yapılan işkence. Cumhurbaşkanının memleketinin takımının taraftarı Samsun’a geliyor, olana bakın, yapılan zülüm e bakın.

Bir tarafta bir eli yağda bir eli balda tesisten dışarı çıkmayan teknik kadro ve futbolcu grubu, diğer tarafta bin bir güçlükle maddi ve manevi eziyet altında bin kilometre yol gidip, gelen karşılığında takımından sıfır futbol izleyen Rizeliler! Sonuç; Elbette iki taraf adına şaşırmadık!..