Kimin ne düşündüğü değil, benim kendimi nasıl hissettiğimdir önemli olan... Acaba o ne der bu ne der, el âlem ne düşünür diye çizgimi bozmam.

Takım elbise giyince fabrikatör, şalvar giyince köylü, kepenek giyince çoban olmuyorsun, lakin kefen giyince ölüsün! Onun için hayatta bir duruşu olmalı insanın…

Benim, inancım doğrultusunda hayata bakış açım ve yaşam kurallarım vardır. Çıkarcı bir düşünce yapısına sahip değilim. Dili, dini, ırkı ne olursa olsun olaylara insan odaklı bakarım.

Zengin veya yoksul, duruşum diktir, kimseye eğilmem... İnsanlara şirin görünmek için çizgimi bozmam.

Etraflıca düşünürüm, çok çabuk karar vermem. Karar verdiğimde de fikirlerim nettir, üstüne laf söyletmem.

Kimseden medet ummam, elimden geldiğince vatanıma, milletime ve insanlığa faydalı olmak için gerekeni yaparım. Takdir edilmek için değil faydalı olmak için varım.

İyi niyetliyim, yardım etmeyi severim karşılığını hiç beklemem, lakin bu iyi niyet su istimal edilirse her şeyi bitiririm.

Kimin ne düşündüğü değil, benim kendimi nasıl hissettiğimdir önemli olan... Acaba o ne der bu ne der, el âlem ne düşünür diye çizgimi bozmam.

Kim olursa olsun haksızın ve inançsızın yanında asla yer almam. İnsanım, herkes gibi ben de hata yaparım, farkına vardığım an da telafi etmeyi bilirim.

Sevdiklerime değer veririm, sevmediklerime selam verir geçerim.

Çünkü “En büyük yolculuk, kişinin kendi vicdanına yaptığı yolculuktur.”