Artvin'in Borçka ilçesinde yaşayan 78 yaşındaki İsmail Şimşek'in emekli olduktan sonra hobi amacıyla yapmaya başladığı değirmen ve değirmen taşları talep görüyor.

İlçe merkezinde eşiyle yaşayan Şimşek, tüccarlıktan emekli olduktan sonra işlerini oğluna devretti.

Taş ve ahşap işlemeciliğine ilgi duyan Şimşek, boş zamanını değerlendirmek amacıyla 10 yıl önce evinin bodrum katına atölye kurdu.

80 metrekarelik atölyesinde ilk başlarda ahşaptan mobilya, masa, dolap, kapı ve arı kovanı üreten Şimşek, daha sonra değirmenlere merak sardı.

Elektrikli değirmenler için ahşap aksamları yapan Şimşek, değirmen taşı için UNESCO'nun İnsan ve Biyoküre Programı Ulusal Koordinasyon Konseyi kararı doğrultusunda 2005'te "Biyosfer Rezervi Alanı" ilan edilen Macahel'deki (Camili Havzası) kayaları kullanmaya karar verdi.

İsmail Şimşek, Macahel zirvesindeki yaylalardan çocuklarının yardımıyla atölyesine getirdiği kayaları çekiçle işleyerek değirmen taşına dönüştürüyor.

Türkiye’nin en büyük barajının yapıldığı ilçede, iktidar baraj altında kaldı Türkiye’nin en büyük barajının yapıldığı ilçede, iktidar baraj altında kaldı

Taşın yanı sıra ahşaptan diğer aksamlarını yaptığı değirmenlerini kuruluma hazır halde müşterilerine teslim eden Şimşek, hobi amaçlı başladığı işiyle aile bütçesine katkı sağlıyor.

78 yaşındaki Şimşek, AA muhabirine, evinin altındaki atölyeyi zaman geçirmek için yaptığını söyledi.

İşleri oğluna devredip emekli olduktan sonra kendisine uğraş aradığını belirten Şimşek, "Çarşıya gidip kahvede oturma, oyun oynama gibi alışkanlığım yok. Ben de uğraş olsun diye eğlenmek için değirmen taşı ve değirmen yapımıyla uğraştım." dedi.

Şimşek, zanaatkarlığa elinin yatkın olduğunu, kimseden eğitim almadan, tamamen kendi bilgisiyle bu işi yaptığını anlattı.

Değirmen taşlarını 1850 rakımlı Macahel'in zirvesinden çok zor şartlar altında getirdiğini ifade eden Şimşek, "Çok muazzam bir taş. Taş ne çok çürük olacak ne de çok sert. Kaliteli taştan yapılan bir değirmen taşı unun kalitesini hiç bozmaz. Taş iyi değilse lezzetini bozar." dedi.

İsmail Şimşek, bir değirmenin taşının getirilmesi, oyulması ve ahşap işçiliğinin yaklaşık 15-20 günlük bir süreç olduğuna dikkati çekerek, "Değirmene bakınca 'Bunun 20 günlük nesi var?' diyebilirsiniz. Bu taşı dağdan getirdikten sonra uğraşa uğraşa bu hale getiriyoruz. Çok büyük emek ve sabır gerektiriyor. İğneyle kuyu kazmak gibi, çekiçle vura vura taşı bu hale getiriyorum. Ahşap kısmı kolay ama taş işçiliği özel uğraş gerektiriyor." diye konuştu.

- "Bu işi hobi olarak yapsam da ekonomime de katkısı oluyor"

Çok sayıda müşterisi olduğunu kaydeden Şimşek, elektrikli değirmenlerin artmasıyla köylerde eskiye oranla daha fazla değirmen olduğunu, bunun da talebi artırdığını aktardı.

Şimşek, şunları söyledi:

"Eskiden koskoca bir köyde 2-3 değirmen varken şimdi 2-3 hane bir değirmeni kullanıyor. Dolayısıyla müşteri var. Değirmenlerin fiyatları gittikçe attı. Bir değirmenin maliyeti büyüklüğüne göre 40 bin-45 bin lira arasında değişiyor. Yaptığım değirmenler Trabzon'a da gitti, İstanbul'a da gitti. Artvin ve ilçelerine çok satıyorum. Bu işi hobi olarak yapsam da ekonomime de katkısı oluyor."

Editör: GÜNCEL53 - Haber Merkezi