Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuştu. Meclis faaliyetlerinin yakından takip edildiğini belirten Erdoğan, "Milletvekillerimizle gruplar halinde gerçekleştirdiğimiz kahvaltılı değerlendirme toplantılarımızı Brüksel ve Bakü'ye yapacağımız ziyaretlerimizin ardından 24 Haziran'da yeniden başlatıyoruz. Milli iradenin tecelligahı olan bu çatı altında ortaya konan her gayret, elde edilen her netice ülkemizi hedeflerine bir adım daha yaklaştırmaktadır. 23 Nisan 1920'den beri elde edilen ve hizmet bayrağının bugünkü temsilcileri olan sizler artık çok daha büyük bir sorumlulukla karşı karşıyasınız. Cumhuriyet tarihindeki en kapsamlı ve iddialı vizyon programı olan 2023 hedefleri ile ülkemizi buluşturma misyonu sahiplerinin en başında yasama boyutu ile mecliste, siyaset boyutu ile şehirlerimizde sizler geliyorsunuz. Biri İstiklal Harbi'ne, biri 15 Temmuz'da olmak üzere iki defa gazilik unvanı ile şereflenen meclisimiz her dönemde zorlu imtihanlardan geçmiştir. Vatanımızın dört bir yandan işgale uğradığı bir dönemde Ankara'da toplanan, egemenlik kayıtsız şartsız milletindir diyerek zafere ulaştıran bu meclistir. Çok partili hayata geçişimizde tek parti faşizminin baskılarına ve kötü mirasına rağmen Türkiye'yi demokrasi ve milli irade üstünlüğü ile yine bu meclis tanıştırmıştır" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Darbeler ve muhtıralar yanında vesayetin sinsi oyunlarıyla sürekli tökezletilen meclisimiz milletimizden aldığı güçle yeniden ülkemizi demokrasi rayına oturtmayı başarmıştır. Meclisimiz son dönemlerde de birbiri ardına önemli imtihanları alnının akıyla vermiştir. Bunlardan biri önceki gün 6. yıl dönümünü geride bıraktığımız 7 Haziran 2015 seçimleridir. Türkiye 2013 yılındaki Gezi olaylarıyla başlayan karanlık senaryonun meclis peçesiyle 7 Haziran 2015 seçimlerinde karşılaşmıştır. Ülkemizin üzerine belirsizlik karabulutlarının çöktürülmeye, eski Türkiye özlemlerinin tekrar canlandırılmaya çalışıldığı, terör örgütleri eliyle siyasetin dizayn edilmeye kalkışıldığı 7 Haziran 2015 seçimlerinin asla unutulmaması gerekiyor. Bu seçimlerin ardından Türkiye'nin Kasım 2015'de bir yenileme seçimi, 15 Temmuz 2016'da bir darbe girişimi, Nisan 2017'de yeni yönetim sistemi ile ilgili halk oylaması, Haziran 2018'de bir erken seçim, Mart 2019'da mahalli seçim yaşamıştır. Aynı şekilde bu dönemde çukur eylemleriyle vatanımızın bütünlüğüne, çeşitli terör örgütü kullanılarak milletimizin güvenliğine, Suriye'deki karmaşa fırsat bilinerek ülke sınırlarımızın dokunalmazlığına ve ekonomimize saldırılmıştır. Milletimizle birlikte omuz omuza vererek ülkeyi kaosa ve çöküşe sürükleme oyununu bozduk. Milletimiz her seçimde bize verdiği güçlü destekle milli iradenin yanından, arkasından dolaşarak ülkenin geleceğini karatmaya çalışanların heveslerini kursaklarında bırakmıştır" diye konuştu.

Türkiye'nin 2019 yılından itibaren gerçekleştirdiği ve halen devam eden harekatlarla güney sınırlarını güvence altına aldığını söyleyen Erdoğan, "Türkiye, Doğu Akdeniz'den Libya'ya kadar pek çok hamleyle ülkemizi sahillerine hapsetme girişimlerine en etkili cevapları vermiştir. Yönetim sistemini değiştirerek, tarihinin en önemli reformlarından birini suhuletle hayata geçirmiştir" ifadelerini kullandı.

"Milli iradenin üstünlüğüne olan inancımızı tekrar tekrar tazeledik"

"Geçtiğimiz yılın mart ayından beri tüm dünya ile birlikte ülkemizi etkisi altına alan salgın süreci bu yoğun dönemi yeni bir seviyeye taşımıştır. Türkiye siyasetten güvenliğe, ekonomiden sağlığa kadar uzanan tüm sıkıntıların üstesinden gelerek 84 milyon vatandaşın her birinin hakkına, hukukuna, geleceğine sahip çıkmıştır" diyen Erdoğan, "Milletimizden aldığımız yetki ile biz de demokrasimizin ,işlerliğini ispatladık, milli iradenin üstünlüğüne olan inancımızı tekrar tekrar tazeledik. En kapsamlı reformları dahi hayata geçirebilme reformları hayata geçirebilme kabiliyetimizi gösterdik" dedi.

"Türkiye'nin gündemini karanlık mahvillerde kurgulanan senaryolara teslim etmedik"

Türkiye'nin bağımsızlık konusundaki tutumunun tüm dünyaya gösterildiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bağımsızlığımızdan taviz vermeyeceğimizi cümle aleme gösterdik, terörle mücadeledeki samimiyetimizi ortaya koyduk. Halkımızın işini, aşını, hayat standardını koruma huşundaki azmimizi sergiledik. Her alanda sorumluluklarımızın gereğini yerine getirerek eser ve hizmet siyasetimizin gücünü sergiledik. Verdiğimiz mücadelenin hiçbirinde ülkemizin onurunu ve itibarini yere düşürmedik. Milletimizin başını yere eğdirmedik. Bunu yaparken asla Türkiye'nin gündemini karanlık mahvillerde kurgulanan senaryolara teslim etmedik. Ülkemize ne şu ya da bu dış gücün, ne onların piyon olarak kullandığı örgütlerin ne de içeride bu kirli senaryoya figüran yazılanların istikamet çizmesine izin vermedik" açıklamasında bulundu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarına da tepki gösteren Erdoğan şunları söyledi:

"Dün CHP Genel Başkanlığı koltuğunda oturan zat çıkmış, lağım çukuru olarak ifade ettiği bir takım iddiaları meclis kürsüsünden tekrarlıyor. Aynı kürsü PKK terör örgütü güdümündeki partinin savunma zemini haline dönüştürüldü. Aynı kürsü FETÖ'nün kumpas projelerine pervasızca alet edilmiştir. Aynı kürsü nice yalanın, iftiranın, çarpıtmanın mecrası olarak kullanıldı. Lağım çukuru olarak iddia edilen iftiraların ve onları ortaya atan mahvillerin peşinden gitmek ancak kendini oraya layık görenlerin işidir. Milletten umudunu kesenler, gırtlaklarına kadar iç içe girdikleri terör örgütü yetmemiş olacak ki şimdi de suç örgütlerine bel bağlamış durumdalar. Onurlu insanların başvurduğu istifa diye bir müessese vardır. Girdiği her seçimde 'şu kadar oy alamazsam bırakırım' diyen ama her defasında onurunu ayaklar altına alıp arsızca koltuğunda oturmaya devam edenler önce aynanın karşısına geçip bunu kendilerine söylemelidir. Türkiye'de hiç kimsenin bu haysiyet fukaralarından onur ve haysiyet dersi almaya ihtiyacı yoktur" şeklinde konuştu.

"Bizim ülkemize yaptığımız hizmetlerin şahidi bizatihi milletimizin kendisidir" diyen Erdoğan, "Artık 75 yılını geride bıraktığımız çok partili siyasi hayatımızın armağanı olan milli iradenin üstünlüğü demokrasi, sandık gibi kazanımlar, darbelerin yol açtığı kesintilere rağmen ülkemizi en üst lige taşımıştır. Bu başarıda en büyük pay sahibi ülkemizin son 19 yılına damgasını vuran AK Parti'dir. Sadece parti değil ülke ve millet olarak hiçbir zaman mesellerimizi tartışmak, konuşmak ve çözümler üretmek için başkalarının dayatmasına itibar etmedik. Aynı şekilde yolumuzu karanlık mahvillerin kirli senaryolarına göre belirlemedik. Bizim tek pusulamız aziz milletimizdir. Milletimizin ihtiyaçlarıdır, beklentileridir, talepleridir. Biz demokrasiyi, hukuku, adaleti birileri bize dayattığı için değil, milletimiz bunlara layık olduğu için en üst seviyede tesis etmenin gayreti içinde olduk. Biz 81 vilayetin her karışına damgasını vuran projelerimizi, eserlerimizi, hizmetlerimizi birileri mecbur kıldığı için milletimiz buna layık olduğu için hayata geçirdik. Biz terör örgütü ile suç örgütleriyle mücadelemizi, sınırlarımıza yönelen tehditleri, egemenliğimizi hedef alan saldırıları birilerinin yardımı ile değil milletimizle birlikte göğüsledik ve akamete uğrattık. Hal böyleyken AK Parti'yi ısrarla kirli senaryoların içine yerleştirme gayretlerini kabul etmemiz mümkün değildir" dedi.

(İHA)

Editör: TE Bilisim