<p style="text-align:justify">OMÜ Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümünce 2000 yılında fakültenin araştırma ve uygulama sahasında kültüre alınan, daha sonra Rize, Artvin, Trabzon, Giresun ve Samsun'da deneme bahçeleri oluşturulan maviyemiş meyvesinin ekim alanlarının genişletilmesi ve üretiminin artırılması amacıyla çalışmalar devam ediyor.</p> <p style="text-align:justify"> </p> <p style="text-align:justify">Prof. Dr. Çelik, AA muhabirine, insan sağlığı açısından birçok faydası bulunduğu için ABD'de "mavi altın" adıyla anılan maviyemiş meyvesini geliştirmek için yürüttükleri çalışmalarda önemli mesafe aldıklarını ancak hala yeterli seviyede olmadıklarını söyledi.</p> <p style="text-align:justify"> </p> <p style="text-align:justify">OMÜ'deki araştırma ve deneme sahasında kurdukları maviyemiş bahçesinde hasada başladıklarını belirten Çelik, bu yıl verimin yüksek olduğunu aktardı.</p> <p style="text-align:justify"> </p> <p style="text-align:justify">Maviyemişin Türkiye'ye 2000 yılında getirildiğine işaret eden Çelik, Kanada, ABD, Avustralya, Yeni Zelanda, Japonya, İspanya, Hollanda, Almanya, Finlandiya, Norveç, Romanya, Yugoslavya, Bulgaristan, Polonya ve Şili'de bu meyvenin binlerce hektarlık alanda yetiştirildiğini kaydetti.</p> <p style="text-align:justify"> </p> <p style="text-align:justify">Sağlık açısından birçok faydası bulunan maviyemişin dünya genelinde yılda 650 bin ton üretildiğini vurgulayan Çelik, şöyle devam etti:</p> <p style="text-align:justify"> </p> <p style="text-align:justify">"Türkiye'ye, özellikle doğal asitli topraklara sahip Doğu Karadeniz bölgesine tanıtıp tescillediğimiz maviyemişte henüz arzu edilen seviyenin yüzde 5'ine ulaşamadık. Maviyemişte ülke olarak 100 bin ton üretme kapasitesine sahibiz ancak henüz üretim değerimiz 3 bin ton civarında. Arzuladığımız rakama ulaşabilmek için gayret gösteriyoruz."</p> <p style="text-align:justify"> </p> <p style="text-align:justify"><strong> "Alternatif ürün olarak ekonomiye katkı sağlıyor"</strong></p> <p style="text-align:justify">Maviyemişin geliştirilmesi için yürütülen çalışmalar kapsamında pek çok ilde deneme ve üretim sahaları kurduklarını vurgulayan Çelik, şunları kaydetti:</p> <p style="text-align:justify"> </p> <p style="text-align:justify">"Artvin, Ardahan, Karabük, Gümüşhane, Bayburt, Trabzon, Giresun, Ordu, Samsun, Sinop, Kastamonu, Zonguldak, Sakarya, Bolu, Düzce, Kocaeli, Çanakkale, İstanbul, Bursa, Balıkesir ve Kırklareli'nin yüksek kesimlerinde olmak üzere yaklaşık 3 bin dekar ekili alanda maviyemiş var. Bahçelerdeki üretim her yıl artıyor. Alternatif ürün olarak ekonomiye katkı sağlıyor. Maviyemiş, üzümsü meyveler içinde taze olarak en fazla dayanan türdür. Manav koşullarında 10 güne kadar tazeliğini koruyabiliyor. Antioksidan içeriği en yüksektir. Gece körlüğü, görme bozukluklarına iyi geliyor. Taze olarak yenildiğinde kanı temizliyor, kan şekeri ve kolesterolü düşürüyor. Meyvede A ve C vitaminleri, potasyum, kalsiyum ve fosfor içeriği yüksektir."</p> <p style="text-align:justify"> </p> <p style="text-align:justify">Prof. Dr. Çelik, Karadeniz Bölgesi'nde fındık, çay ve tütün üretimi yapılmayan boş arazilerde maviyemiş yetiştirilmesini önerdiklerini belirterek, "Maviyemiş bir sağlık meyvesidir. Bu özelliğinin yanında üreticiye ekonomik anlamda büyük katkı sağlıyor. Perakende olarak kilogramı 70 liraya kadar satılabiliyor. Meyve suyu, pasta, dondurma, çikolata, baharat, reçel, çay, kozmetik ve ilaç sanayisinde ham madde olarak da kullanılıyor." dedi.</p>